No Image Available

Bahçe Tarım-1

 Yazar: Editör: Prof. Dr. Ece Turhan  Yayınevi: Anadolu Üniversitesi More Details
 Açıklama:

Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’nin gene harika bir kitabı. 247 sayfadan oluşan bu kitabın yazarları şu şekilde:

Prof. Dr. Ece Turhan ( Ünite 1,5)

Doç. Dr. Yasemin Evrenosoğlu ( Ünite 1,2)

Yrd. Doç Dr. Cenap Yılmaz ( Ünite 2,9)

Prof. Dr. Hatice Gülen ( Ünite 3,5)

Prof. Dr. Sinan Eti ( Ünite 4)

Prof. Dr. Şebnem Ellialtıoğlu ( Ünite 6)

Prof. Dr Yeşim Okay ( Ünite 6)

Prof. Dr. İbrahim Bolat( Ünite 7)

Prof. Dr. Bekir Erol Ak ( Ünite 7)

Prof. Dr. Mustafa Erkan ( Ünite 8)

Prof. Dr. Ahsen Işık Özgüven ( Ünite 9)

Prof. Dr. Uygun Aksoy (Ünite 10)

Prof. Dr. İbrahim Duman ( Ünite 10)

1.Bahçe bitkilerinin tanımı ve sınıflandırması

Meyveler meyve yapılarına göre aşağıdaki şekilde sınıflandırılabilir:

1. Sert çekirdekli meyveler: Zerdali, şeftali, kiraz, vişne, erik, iğde vs.( Genelde Kafkasya, Orta Asya kökenli)

2. Yumuşak çekirdekli meyveler: Elma, armut, ahlat, ayva, alıç, vs.

3. Sert kabuklu meyveler: Fındık, ceviz, kestane, badem, antepfıstığı, melengiç, vs.

4. Turunçgiller: Turunç, portakal, limon, mandarin, bergamot, kamkat ( genelde Çin ve Hindistan kökenlidir)

5. Akdeniz meyveleri, Tropik ve Subtropik Meyveler: Zeytin, muz, hurma, keçiboynuzu, incir, nar, avokado, çay

6. Üzümsü meyveler: Dut, üzüm, böğürtlen, yaban mersini, kivi, kuşburnu

Meyve türlerinin botanik sınıflandırmasında, takım, familya, cins ve tür verilir. Örneğin Badem türü (prunus amgdalus), Rosales takımı, Rosaceae familyasının, prunus cinsinin bir türüdür.

Sebzeler kültür şekillerine göre; sürekli sebzeler, yaprakları yenen sebzeler, salata olarak kullanılan sebzeler, lahana grubu, kökleri yenenler, soğanlılar, yumrular, leguminosea grubu, solonaceae grubu, cucurbitaceae( Kabak, kavun, karpuz, hıyar) grubu, malvaceae grubu (örneğin bamya) ve baharlı sebzeler ( örneğin maydanoz ve nane gibi) olarak sınıflandırılabilirler.

Süs bitkileri, açık tohumlular ve kapalı tohumlular olarak sınıflandırılabilir.

2. Bahçe bitkilerinin önemi

Bu bölümde bahçe bitkilerinin kapladığı alan, üretim miktarı, ihracat ve ithalatı gibi bazı istatistiki bilgilere yer verilmiştir.

Beslenmede sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum bazik, buna karşılık flor, klor ve kükürt asit etkiye sahiptir. Zeytin, avokado ve sert kabuklu meyvelerde yağ içeri yüksektir. Muz ve incir karbonhidratça zengindir.  Fındık ve badem kalsiyum açısından, badem, ceviz ve pikan cevizi fosfor açısından, antepfıstığı ve fındık ise demir açısından zengindir. Kuru kayısı, mango, portakal, şeftali, incir ve üzüm A vitamini, fındık , ceviz ve fıstık B vitamini, hurma, pikan ve ceviz thiamin ( B1), badem ve portakal riboflavin( B2), kuru üzüm, badem ve kuru kayısı niacin, çilek turunçgiller, kuşburnu, üzümsü meyveler, fındık, fıstık, ceviz ve papaya C vitamini, fındık ve fıstık ise E vitamini bakımından en zengin meyve türleridir.( Sayfa 35-36)

Kalsiyum içeriği açısından brokoli, çin lahanası, ıspanak, maydanoz, pazı, pırasa ve ravent, fosfor açısından bezelye, pazı ve sarımsak, demir açısından ise özellikle pazı ( 15,6 mg-100 gramından) ve ardından ıspanak ve pırasa sebzeleri önemlidir. Havuç, tatlı patates, ıspanak, pazı ve maydanoz A vitamini açısından zenginken, bezelye, tatlı mısır, enginar, brüksel lahana thiamin, brokkoli, bakla, bezelye, kırmızı pancar, tatlı mısır ve bamya niacin açısından zengindir. Biber( 111.4 mg- 100 gramda- limonda 50 mg-100 gramdır, çilekte ise 60 mg-100 gramda), çin lahanası, karnabahar, maydanoz, brokoli ise C vitamini açısından zengindir. ( Sayfa 38-39)

3. Bahçe Bitkilerinin Ekolojik İstekleri

Bu bölümde aşağıdaki unsurlar ele alınmaktadır: İklim: Sıcaklık( etkin sıcaklık toplam isteği, soğuklama isteği [ 100-2700 saat/yıl arasında değişir], vernalizasyon, Işık, Nem, Rüzgar)

Kış soğuklarından korunmak için kışa girerken aşırı sulama yapılmaz, aşırı azotlu gübrelemeden kaçınılır. Fosforlu ve potaslı gübreler soğuk toleransını arttırdığından verilebilir( Sayfa 50)

Domates, patlıcan, biber ve hıyar gibi sebzeler fotoperiyoda duyarlı değildir yani çiçeklenme için belli bir gün uzunluğuna ihtiyaç duymazlar (Sayfa 53)

Bahçe bitkileri yetiştiriciliği yapılan yerde optimum hava oransal neminin %60-70 civarında olması istenir ( Sayfa 53)

Orman alanları hava akımını keserek soğuk havayı tutma ve don oluşturma özelliğine sahip olduğundan bahçe kurulacak yerin çok yakınında orman alanı olmamasına dikkat edilmelidir( Sayfa 56).

Kuzeye bakan yönlerde ilkbahar erken donlarından ve güneş yanıklarından korunulmuş olur ama kış soğukları da fazla olacağından, soğuğa daha dayanıklı türler seçilmelidir. ( sayfa 57)

Kumlu-tınlı topraklarda badem kayısı gibi kökleri derine inen bitkiler ile patates, turp, havuç gibi yumuruları ve kökleri tüketilen sebzeler yetiştirilirken; killi tınlı topraklarda erik gibi daha yüzlek köklü meyveler ve sebzeler ile yüksek toprak neminden hoşlanan bitkilerin yetiştiriciliği önerilmektedir.(Sayfa 57)

Karadeniz toprakları asitli iken, Akdeniz bölgesi toprakları bazik karakterlidir, bu nedenle Karadeniz’de hafif asidik toprak seven çay, fındık ve lahana iyi yetişirken, Akdeniz’de hafif alkaliden hoşlanan zeytin, kayısı, badem ve karpuz sorunsuz yetişebilmektedir. Ph 7 üstünde alkali, altı ise asidiktir, 7 ise nötrdür.

Yaban mersini bitkisi pH’ı oldukça düşük (3.5-4.0) olan asitli topraklarda yetiştirilebileceği için Karadeniz haricinde kolay yetişmez, badem ve zeytin ise 8.0-8.5 pH’lı topraklarda yetiştirilebilmektedir.

Asitli topraklarda yetiştirilen bitkilerde azot, fosfor, potasyum, magnezyum gibi besin elementleri noksanlığı görülürken, alkali topraklarda ise demir, çinko ve bakır noksanlıkları görülebilmektedir. Alkali topraklarda kirecin fazlalığı özellikle demiri çökelterek bitkiler tarafından alınmasına engel olmakta ve bitkilerde kloroza sebep olmaktadır ( Sayfa 59)

Yer ve Yöney

Toprak ( Toprağın fiziksel yapısı, toprağın derinliği ve taban suyu, Toprak pH’sı ve tuzluluğu, toprağın besin maddesi içeriği ve toprak yorgunluğu)

4. Bahçe bitkilerinin biyolojik esasları

Bitkilerde üreme somatik hücrelerinde mitoz bölünme ile ( eşeysiz) olabileceği gibi mayoz bölünme ile eşeyli de olabilir.

Yaprağını döken çok yıllık bitkilerde çiçeklenmeden birkaç hafta sonra dallar üzerinde bir sonraki yılın tomurcukları oluşur, tomurcuk oluşum sonrasında fizyolojik ve morfolojik ayrım periyotları başlar, bu dönemde fazla azotlu gübreleme ve sulama sürgün tomurcuğunu teşvik ederken çiçek tomurcuğu oluşumunu sınırlar. ( Sayfa 69)

Kapalı tohumlularda çiçek dört kısımdan oluşur; çanak yaprak, taç yaprak, erkek organ ve dişi organ. Bir çiçekte erkek ve dişi organlar birlikte bulunursa bunlara erselik, erdişi, iki eşeyli çiçekler denir. Turunçgiller, tüm sert ve yumuşak çekirdekli meyve türleri ile domates, biber, patlıcan gibi sebzeler böyledir.

Bir çiçekte sadece dişi veya erkek organ bulunuyorsa bunlar tek eşeyli çiçeklerdir. Keçiboynuzu, ceviz, antepfıstığı gibi.

Üzerinde sadece erselik çiçek taşıyanlara monoklin bitki, sadece tek eşeyli çiçekleri taşıyanlara ise diklin bitki denir.

Monoik bitkilerde, dişi ve erkek çiçekler aynı bitki üzerinde ama farklı yerlerdedir, fındık, ceviz, kestane, hıyar gibi.

Dioik bitkilerde ise erkek ve dişi çiçekler aynı türün farklı bireyleri üzerindedir ( Antepfıstığı, keçi boynuzu, kivi, dut ve incir gibi) İncir ve kivi haricinde rüzgarla tozlanırlar( Sayfa 74-75)

Sert çekirdekli ve sert kabuklu meyveler, turunçgiller, üzüm, kabakgiller, domates, biber ve patlıcan gerçek meyve, yumuşak çekirdekli meyveler, yeni dünya, çilek, incir ise yalancı meyvedir( Sayfa 80).

Bu bölümde kısırlık, eşeysel uyuşmazlıklar, partenokarpi (döllenme olmaksızın meyve oluşumu, örneğin muz ve ananas ve bazı armut çeşitleri, sofralık incir, yeni dünya ve mandarinde görülür), stenospermokarpi ( tohum kabuğu sertleşmemiş tohumların bulunması, örneğin Sultani çekirdeksiz üzümü), apomiksis( döllenmeksizin tohum oluşması, bazı elma, ceviz ve üzüm türlerinde görülür) konuları ele alınmıştır.

Bahçe kurarken tozlayıcı çeşidin diploid olmasına dikkat edilmelidir, her 3-4 dekar arazi için 1 bal arısı kolonisi kullanılmalıdır

5. Bahçe bitkilerinin fizyolojik esasları

Bitki fizyolojisindeki temel olaylar dinlenme, çimlenme, sürme, köklenme, çiçeklenme, meyve tutumu, çiçek ve meyve dökümü, olgunlaşma, yaşlanma, periyodisite ve rejenarasyondur.

Absisik asit ( ABA) dinlenmede kalmayı sağlayan bir hormondur. Bitkilerde yapraklarda sentezlenen ve büyümeyi engelleyici etkiye sahip bitkisel bir hormondur( Sayfa 93).

Gibberelik Asit bitkilerde genç büyüme noktalarında ( sürgün uçları ve kökler) sentezlenen, yoğun olarak tohum ve meyvede bulunan hücre uzamasına neden olarak hızlı büyümeyi sağlayan bitkisel bir hormondur (Sayfa 94)

Kabak, hıyar, kavun ve karpuz gibi sıcak iklim bitkileri, genel olarak 30-35 C derecede çimlenirken, soğan, marul, başsalata gibi serin iklim sebzeleri 15 C derecede çimlenir( Sayfa 95).

Oksinler ( IBA, IAA ve NAA) bitkilerin büyüme uçlarında sentezlenen, büyümeyi teşvik edici hormonlardır ( Sayfa 97)

Elmalarda açılan çiçeklerin %15-20’sinin, armutlarda %8-15’inin, turunçgillerde %1-3’ünün, avokadoda %1’inin ürün oluşturduğu görülmüştür ( Sayfa 98)

Antepfıstığı, fındık ve zeytin mutlak periyodisite gösterir, bir yıl çok ürün verip, ertesi yıl hiç vermez.

6.Bahçe bitkilerinde çoğaltma teknikleri

Bahçe bitkileri iki yöntemle çoğaltılır; eşeyli-tohumla-generatif çoğaltma ve vejetatif-eşeysiz çoğaltma

Ticari olarak üreticilikte vejetatif çoğaltılmış bitki materyali kullanılmalıdır, tohumdan çoğaltılan bitkiler anaç olarak kullanılabilir ( Sayfa 113)

Vejetatif çoğaltma çeşitleri bu bölümde ele alınmıştır:

– Çelikle çoğaltma

Kivi, incir, zeytin, ayva, nar, dut ve bazı erik çeşitleri odun çelikleri ile çoğaltılabilirler. Yaprağını döken süs çalılarının hemen hepsi, sürünücü ardıçlar, yalancı serviler, ladinler, sedirler gibi iğne yapraklarının çoğu, söğüt, kavak, taflan, Japon gülü bu şekilde çoğaltılabilir. Sert ve yumuşak çekirdekliler ve sert kabuklu meyve türlerinin bu şekilde çoğaltılmaları zordur. Kış dinlenme dönemi içerisinde, bir veya iki yaşlı dallardan 10-25 cm uzunlukta hazırlanırlar ( Sayfa 115)

Yeşil çelikler, yaprağını döken türlerde, o yılın henüz odunlaşmamış olan taze ilkbahar sürgünlerinden, yaz başlangıcında yapraklı olarak yapılan bu çoğaltma, asma, söğüt, süs erikleri ve leylak gibi birçok süs bitkisinde kullanılabilir.

Turunçgil, zeytin, çay, büyüme mevsiminin sonuna doğru, yaprakları yarı odun yaz çelikleri ile çoğaltılabilirler.

-Aşı ile çoğaltma

Aşılama işlemi, kapalı tohumlu bitkilerin çift çenekliler grubunda ve açık tohumluların kozalaklı bitkilerinde yapılabilir. Badem, erik, kayısı, şeftaliye anaç olabilir. Badem ve kayısı birbirine başarılı şekilde aşılanamazlar. Armut üzerine ayva tutmaz, ama ayva üzerine armut yapılabilir. Antep fıstığına ve cevizde aşılama, elma ve armuttaki gibi kolay değildir ( Sayfa 120)

Kalem aşıların çoğu ilkbaharda büyüme başladığı, ağaca su yürüdüğü zamanda yapılır. Kalemler ise dinlenme döneminde sonbaharda ağaçlar yapraklarını döktükten sonra sürme başlamadan önceki dönemde alınır. Bu kalemler düşük sıcaklıklarda saklanır, ilkbaharda anaç üzerine yerleştirilir. Kalemler saklanırken nemli perlit içerisinde veya nemli kağıt içinde saklanabilir. Kalemler 1-4 santigrat derece buzdolabında da saklanabilir(121).

Kalem aşı çeşitleri kitapta ayrıntılı anlatılmış, ben kısaca isimleri yazacağım: dilcikli, yarma( asma için uygundur), kakma( tecrübe ister), kabuk aşısı ( en kolay yapılanıdır, en erken anaca su yürümesinden sonra yapılabilir), kenar aşı ( sert çekirdeklilerde başarı ile uygulanır), kemer aşı ve köprü aşı ( gövdesi zarar görmüş ağaçlar için tamir aşılarıdır)( Sayfa 123)

Göz aşıları, üzerinde tek göz bulunan bir kabuk parçası ile ilkbahardan sonbaharda büyümenin durduğu döneme kadar yapılabilir. T aşısı 0,6-2,5 cm’lik anaçlara uygulanır. Göz topraktan 5-25 cm yüksekliğe takılır, aşı yeri macunlanmaz fakat yumuşak plastikle sarılır. Çok sulak yerlerde, turunçgillerde, kestanede ters T aşısı yapılır( Sayfa 124).

Yama aşı, 2,5 cm’lik bir parça ile yapılır, ceviz ağaçlarında en başarılı olan aşı türüdür. Yaz sonu, sonbahar başı, bazen de ilkbaharda kolay kabuk verme koşulu sağladığı sürece yapılır ( Sayfa 125)

Sürgün göz aşıları, ilkbaharda tohumdan çıkan çöğürlerin Haziran’da aşılanmasıdır. Şeftali, nektarin, kayısı, badem gibi şeftali çöğürlerinin üzerine aşılanabilen sert çekirdekli meyve türlerinde kullanılır.

Meyve fidan yetiştiricileri durgun göz aşısı tercih eder, temmuz sonu veya ağustosta, aynı yıla ait sürgünler, kalemin orta kısmındaki gözlü yerlerden 1 yaprak kalacak şekilde yapılır, yaprak 2-3 hafta sonra düzgün koparsa aşı tutmuş demektir, ama gözlerin sürmesi gelecek yıl olur( Sayfa 126)

Bölümün devamında daldırma ile çoğaltma yer almaktadır. Adi daldırma( fındık ve kızılcık), uç daldırması ( üzümsü meyvelerde kullanılır), birleşik daldırma, tepe daldırması, hendek daldırması, hava daldırması yer almaktadır.

Özelleşmiş organlar kullanarak çoğaltmada ise, soğan,yumrular, kormlar, rizomlar ( Örneğin muz, bambu, eğrelti vs) anlatılmıştır.

Ünite sonunda ise ayırarak çoğaltma, kollarla çoğaltma ve doku kültüre ile çoğaltım başlıklarına yer verilmiştir.

7. Bahçe tesisi ve genel kültürel uygulamalar

Bahçe kuracaklar için çok dikkatli okunması gereken bir bölüm. Bahçe tesisinde dikkat edilecek hususlar

Yer ( İklim, Toprak-ph, taban suyu-yöney)

Tür ve Çeşit Seçimi

Anaç Seçimi

Dikim Sistemleri ( Arazi hazırlığı- 30 cm’e kadar krizma sürümü- fidan dikimi)

Dikim sırasında aşılı fidanlarda aşı noktası 8-10 cm toprak yüzeyinde kalmalıdır. Aksi durumda kalemden kök oluşabilir ve anacın etkisi ortadan kalkar( Sayfa 150)

Bölümde sebze bahçeciliği, toprak işleme, sulama, gübreleme, budama, tarımsal mücadele konuları da işlenmiştir. Önemli notlar aşağıda verilmektedir:

Elma, erik gibi meyve türlerinin su istekleri fazladır, ikinci armut, kiraz, şeftali ve kayısı gelir, üçüncü badem, vişne, incir, zeytin ve antep fıstığıdır( Sayfa 154)

Azotlu gübreler taç altında toprak yüzeyinde tırmıkla karıştırılarak, fosfor ve potas taç iz düşümüne 20-25 cm derine verilir( Sayfa 155)

Meyve ağaçlarında en yaygın şekil budamaları, goble( 3 dallı), doruk dallı( elma, armut, şeftali, kayısı, erik, kiraz, vişnede 1 yıllık fidanının 40-60 cmden kesilerek 4-5 göz bulunan dalların bırakılmasıdır, İlkbahar başlangıcında yapılır.), piramit, palmettir( Sayfa 158-159).

8. Bahçe ürünlerinin muhafaza ve pazara hazırlanması

Bölümde bahçe ürünlerinde hasat ve hasat zamanının saptanması yer almaktadır. Elma, armut, ayva, muz, kivi, domates, kavun, kayısı, şeftali, erik ve avokada hasat olumunda toplanır çünkü solunum klimakteriği gösterirler ( toplandıktan sonra yeme olumuna gelirler), turunçgiller, kiraz, vişne, çilek, nar, üzüm, karpuz, patlıcan, biber, marul, maydanoz ve lahana yeme olumunda toplanır.( Sayfa 171)

Bölümde ayrıca muhafaza teknikleri, depolama, paketleme gibi konulara da yer verilmiştir.

9. Bahçe bitkilerinde büyümeyi düzenleyici maddeler ve etkileri

İşte önemli bölümlerden biri daha. Bu bölüm bitkilerde büyüme düzenleyicileri oldukça ayrıntılı bir şekilde anlatmış, ben birkaç önemli noktaya ve tabloya yer vereceğim. Yalnız bu hormonlar kullanıldıkları zamana, bölgeye göre farklı etki gösterebiliyorlar, dikkatli kullanılmaları gerekiyor.

Oksinler ilk bulunan hormondur, sürgün ucunda sentezlenir ve aşağı doğru taşınır. NAA, NAAm, IBA(kök oluşumunu teşvik eder), 2,4D, 2,4,5 TP gibi çeşitleri vardır.

Kitaptaki üç önemli tablo oksinlerin, sitokininlerin ve gibberelinlerin kullanımlarını açıklıyor, buraya da eklemek istiyorum (Tablo 9.2  9.3 ve 9.4)

 

 

10. Organik bahçe yetiştiriciliği

Bu bölümde 2005 yılında IFOAM’ın dört ilkesine yer verilmiş; Sağlık, ekoloji, eşitlik ve özen ilkesi. Mevzuat ve istatistik kısımları sürekli güncelleme içerisinde olduğundan burada yer almamasının daha doğru olduğunu düşündüm.

Baklagil bitkilerinin azot bağlama açısından en uygun dönemde ( genelde %15-30 çiçeklendiğinde) parçalanması ve toprağa gömülmesi yeşil gübrelemedir ( Sayfa 218)

Bitki uyumu açısından ekim nöbeti planlamasında bitkiler kendine katlanabilir ve kendine kesinlikle katlanamaz olarak gruplandırılır. Kendine katlanamayan bir bitkinin aynı araziye ikinci kez gelebilmesi için mutlaka araya başka türler girmelidir. Örneğin marul, mısır, bakla, soya fasülyesi, börülce, ıspanak kendine katlanır. Ama yonca, pancar, yulaf, bezelye, turp, kolza, ayçiçeği, haşhaş, soğan, sarımsak, lahana, patates ve hıyar kendine katlanmaz.

Sonuç itibariyle 10 numara beş yıldız bir kitap, her kitaplıkta bulunmalı.

 Geri