No Image Available

Benim Cid’imin Şarkısı

 Yazar: Anonim More Details
 Açıklama:

Bu sefer bir İspanyol destanı ile ilgili bilgi vermeye çalışacağım.

žDestan, İspanyol asilzadesi ve komutanı, Rodrigo Diaz de Vivar, yani Cid’in ilk sürgünü ile ölümü arasındaki hayatını anlatmaktadır.
ž12.yy sonu veya 13.yy başında yazılmıştır.
žEn eski kopyasını [1300’lerde] Per Abbat yazıya geçirmiştir, bu kopya Madrid Ulusal Kütüphanesi’nde bulunmaktadır.Kopyada yazım tarihinin 1207 olduğunu belirtilmiştir.


Bu destanı incelemeden önce, geçtiği dönem İspanya’sının nasıl olduğuna bakmakta fayda var:

Ortaçağ İspanyası-9.yy

         žİki bölge: yarımadanın büyük kısmına sahip Müslümanlar ve kuzeyde yer alan Hıristiyanlar

ž          Müslüman bölgenin iç karışıklıklarından faydalanan Hristiyanlar saldırılarda bulunur ve topraklarını genişletir.

ž

žOrtaçağ İspanyası-10.yy

ž          Endülüs altın çağındadır, 3. Abdülrahman ve 2.Hisham, Barselona ve Santiago de Compostela’yı alırlar.

          žHristiyanlar arasında taht kavgaları vardır, Müslümanlara karşı yaptıkları savaşların çoğunda başarılı olamazlar.

žOrtaçağ İspanyası-11.yy

          žEndülüs birliği parçalanır. Müslümanlar bazen Hristiyan birliklere kendilerini korumaları için para vermeye başlarlar. Ama yüzyılın sonuna doğru Murabıtlar Müslüman topraklarının hepsini ele geçirir.

          žHristiyanlar ise kardeşler arasında taht kavgaları yaşamaktadırlar. Cid bu dönemde Sancho ve Alfonso’nun hizmetinde yer almıştır.

ž

žOrtaçağ İspanyası-12.yy

          žMüslümanların genişlemesi devam eder. Hakimiyet murabıtlardan Muvahhidlere geçer.

ž          Hristiyanlarda taht kavgaları devam etmektedir.

žOrtaçağ İspanyası-13.yy

          žNavarra, Aragon ve Kastilya krallıkları güçlerini birleştirerek, Muvahhidlerin ordusunu yenilgiye uğratırlar.

          Endülüs parçalanır, sadece Granada krallığı kalır.

ž          Aragon, Valencia ve Mayorca kralı olan 1.Jaime topraklarını genişletir.

Destanın kahramanı gerçek bir kişi, onun hayatı ile ilgili daha çok Vikipedia’ya dayanılarak şu bilgiler verilebilir:

žAsıl adı : Rodrigo Díaz de Vivar

ž           11.yy’da Arap kaynakları, 12.yy’dan itibaren ise Hristiyan kaynaklarında hakkında bilgiler yer almaktadır.

ž           Üç destanda yer almaktadır [ Mocedades de Rodrigo, Cantar de Sancho II, Cantar del Mio Cid] , en önemlisi Benim Cid’imin Şarkısı’dır.

           ž1040 civarında Burgos yakınlarında doğmuş, yaklaşık olarak 1099’da Valencia’da vefat etmiştir.

           žKastilyalı asilzade, askerî komutan, başarılı diplomat

           žKastilya sarayında eğitilmiş ve VI. Alfonso‘nun en önemli komutanı olmuş ve Müslüman Araplara (Endülüs) karşı savaşmıştır.

          žSürgün edildikten sonra, Araplar için savaşan El Cid, daha sonra Valencia şehrini fethetmiş ve yönetmiştir.

          ž“El Cid” İspanyolcadaki Arabî menşeli tarif edatı “El” ve Arapçadaki seyid (سيد) kelimelerinden gelir. “El Cid” bu şekilde hükümdâr olarak çevrilebilir.

         ž“Campeador” ise Latince bir kelimedir ve savaş sanatının ustası, silâhşör anlamına gelir.

          El Cid çok başarılı bir askerdir.

          žKastilya sarayında bulunmuş, zamanının prensi ve geleceğin kralı olan II. Sancho’ya hizmet etmiştir.

ž         1063 baharında “Graus Muharebesi”nda yer aldı. Zaragoza topraklarında yer alan Endülüs Graus kasabasını Ferdinand’ın kardeşi Aragonlu I. Ramiro kuşatmaktaydı. El Cid ve Kastilyalı birlikleriyle birlikte kuşatılan şehre yardıma gelen Al-Muktadir, Aragonlulara karşı saldırdı. El Cid zafer kazandı, I. Ramiro öldürüldü ve Aragon askerleri kaçtılar. Bu savaşta gösterdiği başarı sebebiyle El Cid’e “Campeador” ünvanı verildi.

          ž1067 yılında Endülüslülerin iyi korunan kenti olan Zaragoza’ya karşı verilen savaşta yer aldı ve şehrin yöneticisi Emir Al-Muktadir’ın Sancho’nun tebaası olmasını sağladı.

ž          Sancho’nun ölümünden sonra kardeşi Alfonso’ya hizmet etti.Ama Alfonso’nun kardeşi Sancho’nun ölümüyle ilgisi olmadığı yönünde yemin etmesine yol açtığından dolayı, yeni Kral’ın düşmanlığını kazandı.

          žEl Cid 1075 yılında Alfonso’nun akrabalarından Oviedo’dan Ximena ile evlendi, daha sonra asillerle evlenecek üç kız çocuğu oldu.

ž          Cabra Savaşında (1079) El Cid, Alfonsonun elçisi olarak gittiği ve Alfonso’nun koruması altında olan Sevilla’ya yapılan saldırıda, Granada Emiri Abd Allah ve müttefiki aynı zamanda Alfonso’nun da elçisi olan García Ordóñez’i yendiği için tepki aldı ve  1080’de El Cid sürgün edildi.

           žSürgün için birçok başka sebep olduğu da rivayet edilmektedir: Alfonso’nun El Cid’i kıskanması ve ondan kurtulmak istemesi, Sevilla’dan alınan vergiyi zimmetine geçirdiği yönünde iddialar vb.

           žSürgün sonrası, 1081’de Endülüs’de Zaragoza kenti Taife emirinin hizmetine girecektir.

           žZaragoza’da emrine girdiği al-Mutamin (1081-1085)’in ve sonra kardeşi al-Mutamdhir topraklarını, Aragon kralı Sancho I ve Ramón Berenguer II’e karşı başarıyla savunmuştur

ž          1086 yılında İberya Yarımadası ve Cebelitarık’a Büyük Murabitlar Fethi başlamıştır. Bugünkü Cezayir ve Fas’da bulunan Murabitlar, Alfonso’ya karşı Endülüslü Arapları korumak amacıyla Yusuf ibn Taşfin önderliğinde saldırıya geçerler. 23 Ekim 1086 tarihindeki Az-Zallaqah Savaşında Badajoz, Málaga, Granada ve Sevilla Taife emirleri orduları ile, León, Aragón ve Kastilya Ordularını yenerler. Alfonso ve beraberindeki az sayıda adamı Toledo’ya kaçar.Bu ezici yenilgiden dehşete düşen Alfonso en iyi komutanını sürgünden geri çağırır. El Cid geri dönmüştür.

ž          Ama kral ile Cid’in yolları ikinci kez, 1088’de ayrılır, Cid tekrar sürgün edilir. El Cid 1090’da Barselona kralı II. Ramón Berenguer ile “Tebar Savaşı”nda karşılaşır ve düşmanını esir eder. Daha sonra esiri fidye karşılığı serbest bırakacak ve kızı Maria’yı da düşmanının oğlu III. Ramón Berenguer ile evlendirir. Böylece ileride oluşabilecek çatışmaları engellemiş olur. Valensiya’da 1092 yılında çıkan silahlı ayaklanmayı El Cid bastırır ve bu şehrin ve etrafını idaresini eline alır. 1094 yılından sonra artık Valencia ve yakınlarında bir prenslik sahibidir.

ž          El Cid 10 Temmuz 1099 günü bir çatışma sırasında okla vurulur ve kısa süre sonra da ölür[ Bazı kaynaklar doğal sebeplerle öldüğünü söylemektedir-www.caminodelcid.org] Karısı Ximena 3 yıl boyunca hüküm sürerse de Murabitler Valencia’yı bir kez daha kuşatırlar. Savunamayacağını anlayan Ximena şehri terk eder. Alfonso şehrin Murabit Berberilerin eline geçmesini önlemek için sehrin yakılmasını emreder. Şehir Murabitlerce 1102 yılında fethedilir ve sonraki 25 yıl boyunca Endülüs Araplarının hâkimiyetinde kalacaktır. Ximena El Cid’in naaşıyla beraber Burgos’a kaçar. Naaşı Burgos Katedralindedir.

žBabieca

          žEl Cid’in savaş atıdır. Atla ilgili birçok efsane vardır. Bunlardan bir tanesi Rodrigo’nun vaftiz babası rahip Pedro El Grande ile ilgilidir. Artık erişkinliğe adım attığı yıllarda El Cid’e ödül olarak atlarından bir tanesini seçmesini istemiş, El Cid ise rahip tarafından zayıf olarak görülen atı seçince rahip “Babieca!” (aptal!) diye bağırmıştır. Atın adının buradan geldiği iddia edilir. Diğer bir efsaneye göre El Cid, kral Sancho’nun şampiyonu olunca bir şövalye ona meydan okumuş, kral da adil bir dövüş olması için ona en iyi atını vermiştir.

žTizona

ž          El Cid’in olduğu iddia edilen kılıçtır. 1999 yılında kılıçtan bir parça alınarak metalurjik testler yapılmış ve gerçekten de kılıcın Berberi Kurtuba’da 11.yüzyılda Suriye çeliğinden yapıldığı belirlenmiştir. 2007 yılında Kastilya ve Leon Özerk Yönetimi kılıcı 1.6 milyon avroya satın almıştır, kılıç halen Burgos Müzesinde sergilenmektedir.

Destanı incelerken öncelikle ana ve yardımcı karakterlerini kısaca tanımak iyi olacaktır:

žAna Karakterleri

—        El Cid:  Rodrigo Díaz de Vivar, cesur, adil, ailesine bağlı akıllı savaşçı. En önemli değeri, onur.

Kral Alfonso [ VI]: Cid’i Castilla’dan sürgüne gönderen kral.

Doña Jimena: Cid’in eşi.

Doña Elvira y Doña Sol: Cid ve Jimena’nın kızları

žYardımcı Karakterleri

—       Álvar Fañez Minaya: El “Minaya” , sürgünde Cid’in yanına yer alan Cid’in sağ kolu.

Martín Antolinez: El “Burgalés” tüm Burgos Cid’e kapılarını kapatmışken, Cid ve arkadaşlarına yardım eden Burgoslu.

Pedro Bermúdez: El “Mudo” Cid ile beraber, Don Fernando’ya karşı savaşan Cid’in yeğeni.

Raquel y Vidas: Yahudi tefeciler, Cid’e iki sandık karşılığında 600  altın verirler.

Don Sancho: Cid, Alfonso’nun toprakları dışında savaşırken, Cid’in eşini ve kızlarına bakan rahip.

García Ordóñez: Cid’in düşmanı asilzade.

Carrión Çocukları: García Ordóñez’in akrabası olduğu Diego ve Fernando. Cid’in damatları.

Navarra ve Aragón Çocukları: Cid’in kızlarının ikinci eşleri.

žDestan üç bölümden oluşmaktadır:

žSürgün

žKızlarının Düğünü

žCorpes İhaneti

Sürgün

ž          Cid ve adamları, Kral Alfonso’nun Cid’i sürgüne göndermesi sonrasında Kastilya’dan ayrılmaya hazırlanmaktadırlar.

           žVivar’dan ayrılarak, Burgos’a gider. Kral, Burgos’a kimsenin Cid’i evine almaması emrini gönderdiğinden, insanlar hüzünle evlerinin balkonlarından Cid’e ve adamlarına bakarlar.

          žBurgos şehri dışına yerleşen Cid ve adamlarına, Burgoslu Martín Antolínez herşeyini bırakıp yardım eder.

           žMartin’in yardımıyla, sandıklara kum doldurup, tefeciye 600 altın karşılığında emanet ederler. [Cid’in Alfonso tebasından toplanan vergiyi çaldığı söylentisi vardır.]

ž          Cid ve adamları, daha sonra San Pedro de Cardeña manastırında kalırlar.

          žAma Kastilya’dan ayrılması için verilen zaman dolmaktadır, yola çıkar ve Arapların egemen olduğu Toledo şehri sınırına gelirler.

          žKahraman rüyasında melek Gabriel’i görür, melek her şeyin iyi gideceği haberini vermektedir.

          žCid, savaştan servet edinmek ve Arapları vergiye bağlayarak korumak için iki büyük savaşa girer; kazanır ve Castejon ile Alcocer’i satar. Yaveri ve yeğeni Álvar Fáñez’i de krala, hediyelerle göndererek af diler.

          žBu sırada Cid, savaşlarına devam eder, Barcelona kontuna karşı savaşı kazanır ve onu ve diğer asilleri esir eder, kendisi ile yemek yemesi karşılığında ise özgür bırakır.

          žCid, kendisi ve adamları için uzun süreli yerleşebileceği bir yer olarak gördüğü Valencia’yı almak için 3 yıl boyunca civarındaki yerleri alır. Valencia kalesini de 9 aylık kuşatma sonrası ele geçirir.

          žFas kralı Valencia’yı ele geçirmeye çalışsa da başarılı olamaz.

          žCid tekrar krala hediye göndererek, ailesinin yanına gelmesine izin vermesini ister, kral izin verir ve ailesi gelir.

          žFas kralı tekrar saldırır ve büyük bir kahramanlıkla Cid savaşı kazanır.

ž

Kızlarının Düğünü

           žSavaşı kazanmasının ardından, tekrar krala hediyeler gönderir. Kral Cid’i affeder ve velihatlarının ikisi, Cid’in kızları Elvira ve Sol ile evlenir.

           Kral, Cid’i affettikten sonra, Cid Kral için yemek verir ve sonra düğün yapılır, kutlamalar 15 gün sürer, bitiminde Cid ve ailesi Valencia’ya döner ve 2 yıl huzur içinde yaşarlar.

Corpes İhaneti

ž           Birgün Valencia kalesindeki aslanlardan biri kafesinden kaçar, adamları uyumakta olan Cid’in çevresini sarıp onu korurken, damatları kaçarlar, Cid uyanınca hiçbir şey olmamış gibi aslanı kafese koyar. Damatların korkaklığı, Arapların Valencia saldırısında tekrar ortaya çıkar. Damatları kendilerinin alay konusu olmalarının öcünü almak için bir plan yaparlar.

          žMemleketleri Carrion’u, eşlerine göstermek bahanesiyle, elde ettikleri serveti de alıp yola çıkarlar, adamlarını gönderip, eşlerini Corpes ormanında öldüresiye döver ve orada bırakırlar. Cid’in kuzeni Félez Muñoz kızları kurtarır ve Cid’e haber verir. Cid kraldan bir mahkeme yapılmasını ister.

žž          Mahkemede, Cid damatlarından kılıçlarını ister, kabul ederler, düğün hediyesi olan çeyizleri ister, kabul ederler, son olarak da düelloya davet eder. O sırada Navarra ve Aragon prensleri kızlar ile evlenmek istediklerini bildirirler, kabul edilir.

ž           Düello 3 hafta sonra Carrion’da yapılır.Cid’in adamları düelloyu kazanır. Kızların onurları iade edilmiş olur ve Cid İspanyol kraliyeti ile aynı seviyeye gelir.

ž           Destan Cid’in ölümünün kutsal Pentecost [Kilisenin Doğumgünü] festivalinde olduğu ile bitirilir.

žEdebi Açıdan Destana baktığımızda;

ž           4 ile 11 heceden oluşan iki kısma ayrılmış mısralardan meydana gelmektedir.

           Uyum hece sayısı ile değil, cümle sonundaki kafiye ile yapılmıştır.

ž           Gerçek bir tarihi karaktere dayansa da özellikle destanın son kısmında yer alan kızları ve damatları ile ilgili bölüm kurgusaldır.

ž          Destanın yazarı ve nerede yazılmış olabileceği ile ilgili çeşitli görüşler vardır. Bunlardan bir tanesi, iki yazarının olduğu görüşüdür; yazarlardan ilki tarihi öğeleri bağlı kalıp ilk iki bölümü yazmışken, diğer yazar romansı niteliklere ağırlık vermiş ve gerçeğe bağlı kalmamıştır. Ama bunun aksine de görüş ileri sürülmektedir; Latince, hukuk ve dönemin Fransız destan stiline hakim tek bir yazar tarafından yazıldığı da düşünülmektedir.

          žTarafsız bir dille yazılmamıştır, her zaman Cid’in haklı olduğunu düşünmektedir.

          žLatince kelimeler ve hukuki terimler kullanılmıştır.

          Hukuki metinlerde kesinliği arttırıcı ikili sözcüklere yer verilmiştir; örneğin çölde ve yerleşkelerde denilerek her yerde ifade edilmeye çalışılmıştır.

ž          Din ikinci plandadır, Müslüman Araplara karşı yapılan savaşlar haçlı seferi mantığıyla değil, hayatta kalmak ya da gelir elde etmek amacıyla yapılmaktadır.

          žYazarın, eseri yazarken, Historia de Rodici’den faydalandığı düşünülmektedir.

ž

žEl Cid’in edebiyat, sanat ve sinemada yansımaları

           žEl Cid efsanesi 12. yüzyıldan başlayarak yayılmıştır. 14. yüzyıla kadar hayatı destansı şiirlerle anlatılagelmiştir. El Cid’in maceraları Don Kişot’a ilham kaynağı olmuştur. El Cid ile ilgili çok sayıda eser yazılmıştır. Fransız oyun yazarı Pierre Corneille trajik komedi eseri El Cid’i 1636’da yazmıştır. Jules Massenet’in 1885 tarihli operası da bu esere dayanır.Plácido Domingo, bu eserdeki Rodrigue (Rodrigo) karakterini birçok kez sahnelemiştir.

ž          El Cid ile ilgili en bilinen sinema filmi 1961 yapımı El Cid bir destan filmidir, Anthony Mann yönetiminde. Bu filmde başrollerde Charlton Heston ve Sophia Loren bulunmaktadır.

ž          Ortaçağ Avrupasıyla ilgili bilgisayar oyunlarında da El Cid canlandırılmıştır. Bunlardan en çok bilineni Age of Empires II: The Conquerors adlı oyunda El Cid’in maceraları altı ayrı bölümde oynanabilmektedir.

ž          San Diego, Kaliforniya’da bulunan Balboa Parkında El Cid heykeli bulunur. 7 metre yüksekliğindeki bu bronz heykel 1927 yılında Anna Hyatt Huntington tarafından yapılmıştır.

ž          Avustralya’daki Whitsunday Adalarındaki bir limana Cid Limanı, buraya bakan tepeye ise Bavieca Tepesi adı verilmiştir.

ž          Yazar Isabel AllendeZorro adlı romanında kahramanını De La Vega ailesi soyuna dayandırmaktadır, dolayısıyla El Cid ile bağ kurmaktadır.

 

ž

žKullanılan kaynakları da belirtelim:

žhttp://tr.wikipedia.org/wiki/Rodrigo_D%C3%ADaz_de_Vivar

žhttp://es.wikipedia.org/wiki/Rodrigo_D%C3%ADaz_de_Vivar

žhttp://www.caminodelcid.org/Camino_RodrigoDiazelCidCampeador.aspx?Desc=RodrigoDiazelCidCampeador

žhttp://www.laits.utexas.edu/cid/com/com.php

žhttp://www.laits.utexas.edu/cid/index2.php?v=nor

žhttp://elciddevivar.blogspot.com/

žhttp://www.taringa.net/posts/apuntes-y-monografias/5692804/Resumen-de-El-CidCampeador-de-editorialCantar.html

ž

Destanın maalesef Türkçe çevirisi bulunmuyor. Elimden geldiğince ilk 20 sayfasını çevirmeye çalıştım, İspanyolca versiyonunun içinden çıkamadığım yerde, buradaki http://omacl.org/Cid/cantarI.html İngilizce versiyonu kullandım. En azından okuyucuya metin ile ilgili bir fikir verebileceğini düşünüyorum. Bu arada Instituto Cervantes’in Cid Destanı ile ilgili güzel bir sayfası var. Konuya ilgisi olan herkesin bakmasını tavsiye ederim: http://www.cervantesvirtual.com/portales/cantar_de_mio_cid/

İşte çevirisi burada;

Benim Cid’imin Şarkısı

Modernleştirilmiş metin

Gutiérrez Aja, M.ª del Carmen

Riaño Rodríguez, Timoteo

El yazmasında yaklaşık 50 dize içeren ilk sayfa eksiktir. Büyük olasılıkla, eksik sayfa, Cid’in sürgününün sebepleri ve Kastilya’dan ayrılma hazırlıkları ile ilgilidir. Bu boşluğu,  Menéndez Pidal’ın yaptığı gibi, Yirmi Kralın Günlüğü, Castilla Günlüğü ve Cid’e Ait’ten tamamlayabiliriz. 1::

«”Benimle gelecek olanları  Tanrı kalacaklardan iyi karşılayacaktır,

 Burada kalacaklar olanlardan da sakince ayrılıyorum.

Sonra Álvar Fáñez, ilk yoldaşı konuştu:         
“Seninle gideceğiz Cid, çöllere ve yerleşimlere
Sağlığımız olduğu sürece yanından ayrılmayacağız;
Seninle, katırları, atları çalıştıracağız,
Adamları ve benzerleri de
Her zaman sana asil kullar olarak hizmet edeceğiz”.
Daha sonra, Efendi Álvaro söyleyince hepsi yetki aldılar
Benim Cid’im çok teşekkür etti, anlaşarak gitti.
Benim Cid’im Vivar’dan Burgos’a doğru yol aldı,

İşte böyle saraylarını, çöllerini, mallarını bıraktı».

 

Birinci Şarkı
Örnek asil bir kahraman olarak Cid’in başarılarını anlatır
1
Cid, Sürgün nedeniyle Vivar’dan ayrılır
Anlatıcı
Şiddetle ağlayan gözlerle

Kafasını çevirdi ve baktı,

Açık kapılar ve kilitsiz çıkışlar
Boş, örtüsüz, çıplak askılar,
Şahinsiz ve tüylerini dökmüş doğansız askılar gördü.  5
Cid’im iç çekti, çok büyük kaygıları vardı.
Cid’im konuştu, iyi ve ölçülüydü:

Cid

-Sana şükürler olsun, Tanrım, ne yücesin!
-Kötü düşmanlarım bana karşı durdular!
2
Cid çıkışta kehanette bulunur
Anlatıcı

Orada acele ettiler,          orada kabul etmeye başladılar  10
Vivar çıkışında,          sağda kargalar vardı,
Ve Burgos’a girişlerinde,          solda kalmıştı.
Cid’im omuzlarını kaldırdı      ve başını çevirdi:
Cid

-Müjdeler!, Álvar Fáñez,          yurdumuzdan nasıl da sürüldük!
3
Burgos’a üzgün girişleri
Anlatıcı

Benim Cid Ruy Díaz’ım          Burgos’a giriyordu,  15
Beraberinde,          yetmiş bayrak taşıyordu.
Burgoslu kadınlar ve erkekler,2
Pencerelere onu görmek için çıktıklar,
Gözlerinde yaşlar,          acıyı hissediyorlardı.
Hepsinin ağızlarından,          tek bir sebep çıkıyordu:
Burgoslular

Tanrım ne iyi bir adam       keşke iyi de bir kralı olsaydı!  20

 

4
Kralın korkusuna kimse Cid’e evini açmadı. Sadece dokuz yaşında bir kız, Cid’den gitmesini istedi. Cid Arlanzón nehri kenarında kamp kurdu.
Anlatıcı

Hiç biri onu davet etmeye cesaret edemedi;
Kral Alfonso          çok kötü niyetliydi;
Geceden önce,          Burgos’a emirleri gelmişti,
Dikkatlice          ve sıkı bir şekilde kapatılmıştı:
Diyordu ki benim Cid Ruy Díaz’ıma,          kimse kalacak yer vermesin,  25
Eğer veren olursa          bilsin ki,
Varlıklarını          ve yüzündeki gözlerini kaybedecektir,
Ve de           vücudunu ve ruhunu da.
Büyük acı çekiyordu          hristiyan halk;
Benim Cid’imden saklanarak,          bir şey söylemeye cesaret edemeyerek,  30
Silahşör          kendi yerine doğru yöneldi.
Kapıya geldiğinde,          sıkıca kapalı olduğunu gördü;
Kral Alfonso’nun korkusunundan         karar vermişlerdi ki:
Zorlama ile kırılmasın,          kimse için açılmasın.
Benim Cid’iminkiler          yüksek sesle çağırdılar;  35
İçerdekiler          kulak tıkadılar.
Benim Cid’im acele etti,          kapıya vardı;
Atından indi[?],          güçlü bir yumrukla kapıya vurdu;
Kapı açılmadı,          çok sıkı kapalıydı.
Dokuz yaşında bir kız          korunaklı [?] duruyordu:  40
Kız çocuğu

Şampiyon,           en iyi zamanda kılıç kuşananlarsınız [?]!
Kral yasakladı,          dün gece emri geldi
Dikkatle          ve sıkı bir şekilde kapalıydı.
Açmaya yeltenmeyin          içeri almaya da;
Yoksa, kaybederiz          varlıklarımızı ve evlerimizi,  45
Ve de,          yüzümüzdeki gözlerimizi.
Cid, bizim kötü duruma düşmemiz          sizlere bir şey kazandırmaz;
Tanrının tüm kutsal erdemleri ile size yardım etmesi dışında[?] .
Anlatıcı

Kız çocuğu böyle dedi           ve evine doğru döndü.
Cid böylece          Kralın merhametinin olmadığını anladı.  50
Kapıdan ayrıldı,          Burgos’u bıraktı;
Santa María’ya vardı,          sonra attan indi;
Dizleri üstüne çöktü,          kalpten dua etti.
Duası bitince,          atına bindi;
Kapıdan çıktı          ve Arlanzón’dan geçti;  55
Bu yerde konakladı,          kıyıda bulunan bu yerde;
Çadırını kurdu          ve sonra yerleşti[?].
Benim Cid Ruy Díaz’ım,          en iyi zamanda kılıç kuşanan,
Kıyıya yerleşti,          eve kimsenin alınmadığı zaman;
Etrafında,          iyiler eşlik ediyordu.  60
Böyle yerleşti işte benim Cid’im,          sanki dağda gibi.
Ona satmak yasaktı,          Burgos’taki satıcılara,
Hiçbirşey satılmazdı         yiyecek de;
Almaya da cesaret yoktu          en küçük para
5
Martín Antolínez Cid’e yardım eder
Martín Antolínez,          tam bir Burgosluydu,  65
Cid’ime ve onunkilere         ekmek ve şarap verdi.
Satın almadı          zaten kendisinde vardı;
Tüm yiyecekleri,          kendisi iyi şekilde korumuştu.
Büyüktür [?]benim Şampiyon Cid’im ve hizmetindeki herkes.
Martín Antolínez konuştu,          ne dediğini duyun:  70
Martín Antolínez

Şampiyon,         iyi zamanda doğmuş olan
Bu gece kalalım          ve sabah kalkalım,
Size hizmet ettiğim için       suçlanırsam;
Kral Alfonso’nun korkusundan         kaçıyor olacağım.
Eğer sizinle kaçarsam      ölü ya da diri;  75
Er ya da geç          Kral’ın beni arkadaşlık hatırına ister;
Aksi olursa, varlıklarım arasında          bir incir kadar etmez [?].
6
Cid içinde bulunduğu fakirlikten bahseder.
Anlatıcı

Cid’im konuştu,          en iyi zamanda kılıç kuşanmış olan:
Cid

Martín Antolínez,          cesur bir savaşçısın!
Eğer yaşarsam,          hepinizin gelirini ikiye katlayacağım.  80
Tüm altını ve gümüşü harcadım;
Gördüğünüz gibi          hiçbir şey getirmedim,
Ve bana eşlik edenler için          birçok şey gerekli;3
Bunları zorla alacağız,          gönüllü edinemeyiz.
Sizin de tavsiyenizle,          iki sandık doldurmak istiyorum;  85
Sandıkları kumla dolduracağız ne kadar ağır o kadar iyi;
Resimli derilerle sarılı          ve sıkıca kilitli.
7
Fakirliği sonlandırmak için sandık hilesi
Resimli sarı deriler          ve işli kilitler.
Raquel ve Vidas için         özel olarak gidecekler:
Burgos’da bana satış yapmak yasak          ve kral bana kızgın,  90
Sahip olduklarımı getiremem,          çok ağırlar;
Onu rehin edeceğim      gerekli olan için;
Geceleyin götürsünler,          hristiyanlar görmesinler
Tanrı görsün          tüm azizleri ile;
Daha fazlasını yapamam         bu yaptıklarımdan başka.  95
8
Martín Antolínez, asil Burgoslu, Raquel ve Vidas’ı arar.
Anlatıcı

Martín Antolínez          gecikmedi;
Raquel ve Vidas’ı          acele istedi.
Burgos’tan geçti,          kaleye girdi;
Raquel ve Vidas’ı          acele istedi.
9
Raquel ve Vidas ile görüşme ve anlaşma ile anlaşmanın Cid’in kampında sonuçlanması
Raquel ve Vidas          ikisi de beraberdi,  100
Sayıyorlardı,          kazandıklarını.
Sağduyulu Martín Antolínez     ulaştı :
Martín Antolínez

Nerelerdeydiniz Raquel ve Vidas,          sevgili arkadaşlarım?
Sizinle konuşmak istedim      gizlice.
Anlatıcı

Gecikmediler,          üçü yola çıktılar.  105
Martín Antolínez

Raquel ve Vidas,          ellerinizi bana verin,
Beni açığa çıkarmayın           ne Araplara ne hristiyanlara;
Sizi her zaman zengin edeceğim          aptal olmayın.
Silahşör          vergi toplamaya gitti[?],
Çok varlık edindi          çok değerli varlık;  110
Onlardan   alıkoydu        [?];
Bu nedenle geldi          bu nedenle suçlandı.
İki sandığı var          saf altın ile dolu.
Biliyorsunuz          kral onu sürdü
Varlıklarını bıraktı         ve evlerini ve saraylarını;  115
Bunlar taşınamaz,          yoksa, açığa çıkardı[?];
Silahşör       bunları sizin elinize bırakacak,
Ve bunları bırakması karşılığında          gerekli olanı isteyecek.
Sandıkları rehin alın          ve güvenli yere koyun;
Büyük yeminle          ikiniz de sözünüzü verin:  120
Bir yıl boyunca         içine bakmayacaksınız
Anlatıcı

Raquel ve Vidas          tavsiyeyi aldılar:
Raquel ve Vidas

Birşeyler kazanabilmek için      her şeye ihtiyacımız var
Birşeyler kazandığını           bilmemiz iyi oldu ,
Arap topraklarına girdiğinde  beraberinde çok şey aldı  125
Parayı kimin getirdiğini    bilemeden  uykusuz kaldı [?]
Bu sandıkları beraber rehin alıyoruz,
Koyduğumuz yer     satılmayacaklar için
Söyle Cid, ne kadar ödeyecek?

Veya tüm bu yıl için         bize ne kadar verilecek?

130
Anlatıcı

Martín Antolínez          sağduyulu cevapladı:
Martín Antolínez

Benim Cid’im    gerekli olanı istiyor;
Sizden az isteyecek   çünkü varlıklarını güvenli yerde bırakıyor
Ama etrafında yalvaran çok adam var
Altıyüz paraya ihtiyacı var.  135
Anlatıcı

Raquel ve Vidas şöyle dedi:
Raquel ve Vidas

Memnuniyetle veririz.
Martín Antolínez

Görüyorsunuz ki gece başlıyor  Cid’in acelesi var;
Parayı vermenize ihtiyacımız var.
Anlatıcı

Raquel ve Vidas şöyle dedi:
Raquel ve Vidas

Böyle aceleye getirmeyin,
Önce rehni alalım      sonrasında verelim.  140
Anlatıcı

Martín Antolínez şöyle dedi:
Martín Antolínez

Bana uyar.
Büyük Şampiyona       beraber gelin
Ve size yardım edelim          böylece adil olsun [?]
Sandıkları getirip     sizin güvenli yerinize koymak için;
Araplar da Hristiyanlar da bilmesin.  145
Anlatıcı

Raquel ve Vidas şöyle dedi:
Raquel ve Vidas

Bunu size ödeyeceğiz.
Sandıkları getirin          altıyüz parayı alın.
Anlatıcı

Martín Antolínez          atına bindi
Raquel ve Vida ile,          gönüllü ve memnuniyetle.
Köprüden değil        su içinden geçti  150
Burgos’dan kimse      onu görmesin diye.
Çadırını gördüler [?]         büyük Şampiyonun.
Böylece girdiler,          Cid’in ellerini öptüler.
Benim Cid’im gülümseyerek,          konuştu:
Cid

Raquel ve Vidas,          beni unuttunuz  155
Buradan gidiyorum         Kral bana kızgın.
Benim sahip olduklarımdan,          bir şeyler alınız;
Yaşadığınız sürece,          muhtaç olmazsınız.
Anlatıcı

Raquel ve Vidas          benim Cid’im ellerinden öptüler.
Martín Antolínez          anlaşmayı hazırladı  160
Bu sandıklar için          altıyüz para verecekler
İyice koruyacaklar          bir yıl için;
Bu şekilde sözlerini aldık          yemin ettiler:
Eğer erken bakarlarsa,          yeminleri bozulur,
Bu durumda benim Cid’im          kazandığından faiz vermez.  165
Martín Antolínez şöyle dedi:
Martín Antolínez

Kimse görmeden sandıkları taşıyın.
Raquel ve Vidas’a götürün,          onların güvenli yerine koyun;
Sizinle ben de geleceğim          paraları getirmek için,
Benim Cid’imin ayrılmasından önce          horoz ötmeden.
Anlatıcı

Sandıkları yüklediğinizde,          büyük mutluluk duyacaksınız:  170
Üst üste koymayın          ne kadar güçlü olsalarda [ taşıyanlar?].
Raquel ve Vidas neşe içindeydi          bu varlıklarla,
Yaşadıkları süre içinde,          ikisi de zengin olacaktı.
Raquel Cid’in elini bir kez daha öptü:
10
Raquel ve Vidas Cid ile vedalaştı. Martín Antolínez paraları almak için onlara eşlik etti.
Raquel

Şampiyon,          en iyi zamanda kılıç kuşanan  175
Kastilya’dan gideceksiniz          yabancı diyarlara
Sizin şansınız böyle,          kazançlarınız büyük.
Araplardan değerli parlak örtü getir bana
Cid, elinizi öpüyorum          bir hediye olarak.
Cid

Anlaştık
Anlatıcı

Dedi Cid,
Cid

Oradan gönderirim  180
Eğer orada alırsam;          aksi halde sandıklardakindan al.
 

Anlatıcı

Sarayın ortasına,          bir örtü [?]yaydılar;
Üstüne, bir çarşaf          dokumadan ve bembeyaz.
Tek seferde,          gümüşten  üçyüz parayı döktüler.
Martín topladı,          ağırlığını bilmeden;  185
Diğer üçyüzü          altın olarak verdiler.
Martín’in beş beyi vardı,          hepsi yüklendi.
Hepsi bittiğinde,          şunlar konuşuldu:
Martín Antolínez

Raquel ve Vidas,          sandıklar sizin ellerinizde;
Bunları sizlere getiren ben,          bir ödülü haketti  190
11
Martín Antolínez Raquel ve Vidas’tan bir ödül istedi, ve Cid ile beraber kıyıya indi
Anlatıcı

Ve Raquel ile Vidas          beraber çıktılar:
Raquel ve Vidas

Ona adil bir ödül verelim,          bizi o buldu.
Martín Antolínez,          Asil Burgoslu,
Adil ödülü,          hakettin
Bununla          zengin kumaşlar ve güzel örtüler alırsın;  195
Sana ödül olarak         otuz para veriyoruz.
Biz hakettik          bu da adil oldu;
Bu şekilde anlaşmış olduk.
Anlatıcı

Martín teşekkür etti         ve paraları aldı;
Kaldığı yerden ayrıldı [?]          ve ikisine de veda etti.  200
Burgos’tan çıktı          ve Arlanzón’dan geçti;
Silahşörün olduğu          kampa geldi.
Cid karşıladı onu          iki kollarını açarak :
Cid

Gelin Martín Antolínez,          sadık beyim
Henüz gün görünüyor        benden bir şeyler yaptınız [?]  205
Martín Antolínez

Geldim, Şampiyon,          iyi hatıralarla:
Siz altıyüz kazandınız          ve ben otuz kazandım.
Kampın kaldırılmasını emredin          ve hızlı gidelim;
San Pedro de Cardeña’ya gidelim,          horoz sesini orada duyalım;
Orada asil  eşinizi görürüz.  210
Kısa kalırız          ve krallıktan ayrılırız.
Çektiğimiz acıların sona ermesi yakındır [?-İngilizce’den çeviri].
12
Cid, Santa María’ya veda eder
Anlatıcı

Bu sözler söylendi,       kamp kaldırıldı;
Benim Cid’im ve yanındakiler          acele ile kalktılar.
At yüzünü          Santa María’ya döndü,  215
Sağ elini kaldırdı,          haç çıkardı:
Cid

Tanrım sana şükürler olsın,          yeri ve göğü yönlendirensin
Bana erdemlerinden ver [?],          Şanlı Aziz María!
Buradan itibaren Kastilya’yı bırakıyorum          Kral bana kızgın;
Kalan günlerimde                buraya tekrar gelir miyim bilmiyorum.  220
Şanlı erdemlerin bana yeter,           ayrılışımda,
Bana yardım eder ve beni korur          gece ve gündüz!
Eğer bu şekilde yaparsanız          iyi şans yolumu açar,
Sizin katınıza          güzel sunular gönderiyorum;
Borcum olsun ki,          orada bin ayin düzenleyeceğim.  225
13
Martín Antolínez eviyle vedalaşmak için Burgos’a döner
Anlatıcı

Asil adam vedalaştı         [?];
Dizginleri gevşettiler          ve hızlı gitmek için dürttüler.
Martín Antolínez şöyle dedi:
Martín Antolínez

Eşimi göreceğim;
Onlara nasıl davranmaları gerektiğini tavsiye edeceğim.
Eğer Kral almak isterse,          benim için önemi olmaz.  230
Önce sizlerle olacağım          güneş doğana kadar.
Anlatıcı

Martín Antolínez Burgos’a gitti          Cid’im ise hızla atını sürdü,
San Pedro de Cárdena’ya gitmek için,          en son hızla
14
Cid, San Pedro de Cardenya’ya gider
İstediğinde yanında olan bu efendilerle,
Horozlar ötmekte acele edip          gündoğumunu yetişmek isterken [?].  235
San Pedro’ya geldiğinde,          iyi Şampiyon,
Baş rahip don Sancho,          Tanrı’nın inananı,
Gün doğumunda      sabah ibadeti yapıyordu.
Donya Jimena oradaydı          beş iyi kızıyla,
San Pedro          ve Tanrı’ya yakarıyordu:  240
Jimena

Herkese yol gösteren,          Şampiyon Cid’imi yücelt.
15
Cid, San Pedro de Cardeña’ya varır
Anlatıcı

Kapıyı çaldılar,          orada müjdeyi aldılar.
Tanrım, ne mutluydu          Başrahip don Sancho!
Işıklar ve mumlarla          içeriye girdiler[?];
Şampiyonu          büyük mutlulukla karşıladılar.  245
Don Sancho

Tanrım sana şükürler olsun, benim Cid’im,
Anlatıcı

Başrahip Sancho şöyle dedi;
Don Sancho

Sizleri burada görüyorum,          evsahipliğimi kabul edin.
Anlatıcı

Cid şöyle dedi:
Cid

Teşekkürler Başrahip       hizmetinizdeyim
Yemek verilmesi şartıya          benim ve yanımdakiler için;
Ve buradan ayrılacağım için,          size elli para veriyorum;  250
Eğer yaşarsam,          iki katına çıkaracağım;
Manastıra zarar vermek istemiyorum.
Donya Jimena için         yüz para veriyorum;
Ona, yardımcılarına ve kızlarına          yıl boyunca bakın.
İki tane kızım çok küçük,          onlara nazik davranın;  255
Sana emanet ediyorum,          başrahip don Sancho;
Kızlarımı, karımı          koruyun.
Eğer bu erzak biterse          tükenirse,
Hemen tedarik edin,          bu şekilde emrediyorum;
Harcayacağınız her para için,          size dört tane vereceğim.  260
Anlatıcı

Anlaştılar          iyi Başrahip ile.
Geldi donya Jimena          kızları ile beraber;
Rahibeler onları getirdiler          yaklaştılar.
Şampiyon önünde,          donya Jimena diz çöktü,
Gözleri ağlıyordu,          elini öpmek istedi:  265
Jimena

Lütuf, Şampiyon,          iyi saatte doğmuş olan!;
Kötü dedikoducular yüzünden,          yurdundan atıldın.
16
Cid, donya Jimena’yı yüreklendirdi:
Lütuf, oh, Cid,          uzun sakallı!
Önünde eğiliyoruz,          ben ve kızların,
Çok küçükler          daha görecek günleri var,
Bana hizmet eden          hanımlarımla.  270
Görüyorum ki          gidiyorsunuz
Ve bizden          ayrılıyorsunuz.
Bize tavsiyede bulun,          Aziz María aşkına!
Anlatıcı

Ellerini uzattı          güzel sakalından;
Kızlarını kucakladı  275
Kalbine kadar getirdi,          ne çok seviyordu.
Gözleri ağlıyordu,          şiddetle nefes aldı:
Cid

Ay, donya Jimena,          mükemmel eş,
Sizi gönülden,          ne çok seviyorum!
Görüyorsunuz          artık hayatta ayrılıyoruz;  280
Ben gidiyorum          siz alıkonuluyorsunuz.
Tanrıya          ve aziz Maria’ya yalvarın,
Kendi ellerimle          benim bu kızlarımı evlendireyim,5
Biraz varlık          ve biraz da gün verin
Ve siz, asil kadına,          her zaman hizmet edebileyim!
17
Cid’in haberleri üzerine beyler toplanır
Anlatıcı

Büyük bir sofra hazırlandı          iyi Şampiyon için.  285
San Pedro’da çanlar          gürültü ile çaldılar.
Kastilya’da,          haberler duyuluyordu;
Yurdundan nasıl gidiyor         benim Cid’im Şampiyon;
Bazıları evlerini          bazıları şanlarını bırakıyor.
O gün,          Arlanzón köprüsünde,  290
Yüz elli bey           toplanmış;
Hepsi istiyor          benim Cid’imi, Şampiyonu.
Martín Antolínez          onlarla birleşti.
San Pedro’ya gittiler          iyi zamanda doğmuş olan.
18
Cid yeni adamlar toplar ve San Pedro de Cardeña’dan ayrılış için hazırlanır
Benim Vivar’lı Cid’im          öğrendiğinde,  295
Ünüyle birlikte[?]  kendisiyle gelenlerin çoğaldığını,
Hızla atına bindi,          onları karşılamak için;
Onlara gülümsedi,          tüm o gelenlere, öpmeleri için elini verdi
Cid’im konuştu      sevinçle:
Cid

Tanrım sana          ve kutsal Baba’ya yalvarıyorum,  300
Benim için evlerini ve varlıklarını       bırakan sizlerden,
Önce ölürsem,          verilecektir:
Kaybettiklerinizin hepsinin          iki katı.
Anlatıcı

Cid mutluydu          adamlarının sayısı arttığı için;
Adamları mutluydu          onun yanında oldukları için.  305
Sürenin altı günü bitti;
Üç kaldı,          bilin ki daha fazla değil.
Kral emretmişti          benim Cid’imin gitmesini:
Eğer süre bittikten sonra          topraklarında bulursa onları,
Ne altın ne gümüş          hiçbirşey Kralın elinden kurtaramaz.  310
Gündüz bitti,          gece de geçmekte,
Adamlarına      birleşme emri vermekte:
Cid

Dinleyin, beyler          tasaya düşmeyin;
Çok az malım var,          ama hepinize payınızı vermek istiyorum.
Sağ duyulu olun          size öylesi yakışır:  315
Sabah olunca,          horozlar ötünce,
Gecikmeyin,          eyerinizi hazırlamış olun;
San Pedro’da, sabah ayinini,          iyi başrahip yapacak;
Bizim için de ayin yapılacak,          Kutsal Üçlü için;
Ayin bitince,          ayrılacağız,  320
Süre bitimi yakın,          gidecek yolumuz çok.
Anlatıcı

Benim Cid’imin söylediği gibi,          hepsi yapacaklar.
Gece bitiyor,          gün başlıyor;
Horozların ötmesiyle,          ayrılmayı düşünüyorlar.
Sabah ayini için çalıyor çanlar          büyük acele ile;  325
Benim Cid’im ve eşi        kiliseye gidiyorlar.
Donya Jimena          sunağın önündeki basamaklara diz çöktü,
Tanrıya dua etti          en iyi bildiği şekilde [?],
Benim Cid’imi, Şampiyonu          Tanrı kötüden korusun:
Jimena

Ey Yüce Tanrı,          göklerdeki babamız!  330
Göğü ve yeri yarattın,          üçüncü günde denizi de;
Yıldızları ve ayı da yarattın          ve ısıtmak için güneşi de;
Ete büründün          Kutsal Meryem Ana’da;
Beytüllahim’de göründün,          kendi isteğinle;
Çobanlar, seni övdüler     methettiler;  335
Arabistan’ın üç kralı          sana taptılar,
Melchor ve Gaspar ve Baltasar          dua ettiler, mum yaktılar, ayin düzenlediler
Sana adadılar,          senin dilediğin gibi;
Yunusu kurtardın,          denize düştüğünde;
Daniel’i kurtardın          kötü kafesteki aslanlardan;  340
Roma’da kurtardın          Aziz Sebastián’ı;
Azize Susana’yı kurtardın          yalancı tanıktan [?];
Yerde yürüdün          otuz iki yıl, Kutsal Ruh,
Mucizeler yaparak,          üzerinde konuştuğumuz:
Sudan şarap yaptın          ve taştan da ekmek;  345
Azir’i hayata döndürdün          senin dilediğin gibi;
Yahudilere izin verdin tutmaları için;          Calvario dağında,
Seni haca gerdiler,          Golgotá adında dağda;
Seninle iki hırsız vardı,          onlar da iki yanındaydı,
Bir tanesi cennette,          diğeri oraya giremedi;  350
Haçta,          büyük bir mucize gösterdin:
Longinos kör idi,          asla kimseyi görmedi;
Mızrak ile deldi [?],          kanın çıktığı yerde;
Kan aşağıya doğru hızla indi,          ellere bulaştı;
Yukarı kaldırdı,          yüzüne getirdi;  355
Gözlerini açtı,          her tarafa baktı,
Sana inandığı için,          kötüden kurtuldu;
O anda,          yaşama döndürdün;
Cehenneme gittin,          senin dilediğin gibi;
Kapıları kırdın          ve aziz babaları kurtardın.  360
Sen kralların kralısın          ve tüm dünyanın, tanrım;
Sana inanıyorum ve sana tapıyorum          tüm benliğimle,
Ve sana yalvarıyorum aziz Pedro          dilememde yardım et;
Benim Cid’imi, Şampiyonu  kötüden koru Tanrım.
Bugün ayrılıyoruz,          ama yaşarken bizi birleştir!  365
Anlatıcı

Dua yapıldı,          ayin bitti;
Kiliseden çıktılar,          artık ayrılma zamanıydı.
Cid donya Jimena’ya          sarılmaya gitti;
Donya Jimena, Cid’in          ellerini öpecekti,
Ağlayan gözlerle,          nasıl davranacağını bilemedi.  370
Kızlarına döndü          baktı:
Cid

Sizleri Tanrı’ya emanet ediyorum          ve Baba Ruha;
Şimdi ayrılıyoruz,          Tanrı bilir ne zaman birleşeceğimizi
Anlatıcı

Ağlayan gözlerle,          daha önce hiç görülmemiş,
Biri diğerinden ayrıldı,          tıpkı tırnağın etten ayrılması gibi.  375
Benim Cid’im ve adamları          gitmeye hazırlandı;
Hepsi bekliyordu,          başını çevirdi.
Hevesle,          konuştu Minaya Álvar Fáñez:
Minaya

Cid, sizin gücünüz nereden geliyor?          en iyi saatte anneden doğmuşsunuz
Yolumuzu takip etmeyi düşünüyoruz,          yola çıkalım [?];  380
Tüm bu acılar         Sevince dönsün;
Tanrı bize yürek versin,          bize yol göstersin.
Anlatıcı

Başrahip don Sancho’ya,          tekrar söylediler
Donya Jimena’ya hizmetini          ve kızlarına da,
Ve tüm yardımcılarına da          onlarla bulunan;  385
Başrahip iyi bilirdi          bunun için çok iyi bir ödül alacağını.
don Sancho’ya döndü          ve konuştu Álvar Fáñez:
Minaya

Eğer insanların gelmek istediğini görürsen          bizim için Başrahip,
De ki, izleri takip edin          ve yürüyün,
Çöllerde ve yerleşimlerde          bizimle birleşeceklerdir.  390
Anlatıcı

Atlarına bindiler,          gitmeyi düşündüler;
Süre bitiyordu          krallıktan ayrılmak için.
Benim Cid’im geldi          Espinaz de Can’a sürgün için;
Ertesi sabah,          ayrılmayı düşünüyordu.
Birçok insan toplanmıştı          heryerden o gece.  395
Krallıktan ayrılırken          gerçek Şampiyon;
Solda, San Esteban,          güzel bir şehir;
Sağda, kuleleri          arapların.
Alcubilla’dan geçti,          Kastilya bitmek üzereydi;
Quinea  yolundan        geçecekti;  400
Navapalos üzerinden         Duero’yu geçecekti;
Figueruela’da ,          benim Cid’im dinlenecekti.
Gidiyorlardı toplayarak          her taraftan insanları.
19
Melek Gabriel, Cid’in rüyasına girer
Orada benim Cid’im yatıyordu,          yemekten sonra;
Tatlı bir uyku gelir,          güzelce uyur.  405
Melek Gabriel’i          rüyasında görünür:
Ángel

Atına bin, Cid,          iyi Şampiyon,
Daha önce hiç böyle iyi bir noktada          atına binen olmadı;
Yaşadığınız sürece          her şey iyi olacak.
Anlatıcı

Cid uyandığında,          haç çıkardı;  410
Haç işareti yaptı,          Tanrı’ya [?];
Çok mutluydu          gördüğü rüyadan ötürü.
20
Sürenin son günü
Ertesi sabah,          gitmeyi düşünüyorlardı;
O gün süre vardı,          ama daha fazlası yoktu.
Miedes topraklarında        kaldılar. 415
21

El Cid birliklerini gezdi.

Daha gündüzdü,          güneş batmamıştı;
Emretti birliklerini görmeyi          benim Cid’im, Şampiyon
Piyade erleri dışında,          ki hepsi cesur adamlardı,
Üç yüz mızrak saydı,          hepsinin bayrakları vardı.
22
Cid, kral don Alfonso’nun haraçgüzarı Toledo Krallığı topraklarını fetheder.
Cid

Erkenden atlarınızı besleyin,          böylece Yaradan bize hız verir!  420
Yemek isteyen de;          istemeyen de, atına binsin.
Dağları aşacağız          acımasız ve büyük dağları;
Kral Alfonso’nun topraklarını          bu gece terk etmemiz gerekli;
Daha sonra, kim bizi ararsa,          o zaman hazır bulacak.
Anlatıcı

Gece dağları aştılar,          sabah olunca,  425
Ve aşağıdaki tepeye doğru,          gitmeyi düşündüler.
Bir dağın ortasında,          güzel ve büyük bir dağın,
Benim Cid’im dinlenme emri verdi          ve atların beslenmesini.
Hepsine söyledi         geceleyin nasıl geçmek istediğini;
Adamları çok iyiydi          yürekliydiler;  430
Başlarına emir verdi          hepsi yapılacaktı.
Gece olmadan,          gitmeyi düşündüler;
Benim Cid’im bu şekilde yapılmasını          kimsenin görmemesini istedi.
Geceleyin yürüdüler          ara vermediler;
Castejón denilen yerde,          Henares üstünde,  435
Benim Cid’im gizlendi [?]          yanındakilerle beraber.
İyi zamanda doğmuş olan          tüm gece boyunca gizlendi [?],
Öyle tavsiye etti          Minaya Álvar Fáñez.

Çeviride Kullanılan Kaynakça ve Sözlükler:

http://lema.rae.es/drae/

http://omacl.org/Cid/cantarI.html

http://www.wordreference.com/es/en/translation.asp

http://www.laits.utexas.edu/cid/com/com.php

 Geri