No Image Available

Çocuğunuza Sınır Koyma

 Yazar: Robert J.Mackenzie  Yayınevi: Yakamoz More Details
 Açıklama:

Yıllar önce, aile mutluluğu konusunda danışmış olduğumuz bir psikolog, bana çocuk yetiştirirken rehber olabilecek bu kitabı önermişti.

Geçen ay tesadüfen, kitapçıda görünce hemen kaçırmadan aldım.

Kitap biraz uzun. 400 sayfa kadar, ama daha uzun olsa da olur, çünkü çoğu örnekten oluşuyor. Örneklerde ise kendimizi buluyoruz. Aslında ne kadar çok örnek olursa o kadar iyi. Çünkü çocuk eğitimi ile ilgili konularda, peki bu durumda ne yapacağız sorusu geliyor.

Neyse lafı fazla uzatmadan, kitaba geçeyim. Kendi yorumlarımla bölüm bölüm anlatacağım.

SINIRLAR NEDEN ÖNEMLİDİR?

Çocuğumuzla iletişime geçerken iki yol kullanıyoruz, sözel ve davranışsal. Bunların ikisinin birbiri ile tutarlı olması gerekiyor ve ayrıca kendi yaptığımızla da tutarlı olması gerekiyor. Eğer sözel ilettiğimiz kuralları davranış ile desteklemezsek maalesef o kural öğrenilmiyor ve uygulanamıyor.

Çocuk sınırlara ihtiyaç duyar ama çocuk büyüdükçe bu sınırların da değiştirilmesi gerekebilir.

EBEVEYNLER KURALLARI NASIL ÖĞRETİR?

Ebeveynler kuralları öğretmede üç yola başvururlar; cezacı, yumuşak ve demokratik.  Cezacı yaklaşımda, sınırlar özgürlüksüzdür, güç ile sorun çözme yoluna gidilir, yumuşakta ise, ikna edilerek sorun çözülmeye çalışılır, özgürlükler sınırsızdır. Demokratik yaklaşım ise bu kitabın önerdiği yöntem olup, sınırlı özgürlük vardır ve işbirliği ve sorumluluk içinde sorunlar çözülür.

Hem yumuşak hem de cezacı yaklaşım yıpratıcıdır. Yumuşak yaklaşımda ebeveyn çocukla pazarlık eder, dil döker, mantık yürütür, tekrar eder durur. Ceza ise çocukları incitir ve çocuklara çözümü dikte eder.

Demokratik yöntemde çocuğa belli sınırlar içerisinde seçme özgürlüğü verir. Çocuk seçimini yapar ve o seçimin sonucuna katlanır, seçiminin sorumluluğunu alır.

ÇOCUKLAR KURALLARINIZI NASIL ÖĞRENİR?

Çocuklar kuralları somut yollarla, davranışlarla öğrenir. Sözel olarak kural belirtildikten sonra, kurala uyup uymamayı seçme şansı tanınmalı, uymuyorsa sonuçlarına katlanmalıdır. Örneğin tehlikeli bir eşya ile oynanması istemiyorsa, onunla oynamamalısın, o tehlikeli, oynamaya devam edersen elinden alacağım denilmeli, eğer oynamaya devam ediyorsa da, elinden alınmalıdır.

AİLE DANSI

Aile dansı kısaca, çocuğun kurala uymasını sağlamaya çalışan veliler ile, bu kuralın ne kadar esnek olduğunu test eden çocuklar arasındaki danstır. Örneğin giysilerini toplamasını isteyen ebeveyn, çocuktan rica eder, çocuk birazdan der, ebeveyn gelir hatırlatır, çocuk yapacağını söyler, ebeveyn kızmaya başlar bağırır, çocuk da tepki verir, böyle zaman geçer, sonunda işi ya ebeveyn yapar, ya da zorlama ile çocuk yapar. Sözel adımlar [rica, hatırlatma, pazarlık, mantık yürütme, yalvarma, azarlama, bağırma, tehdit] ne kadar çoksa dans da o kadar uzun sürer, her iki tarafı da yorar. Bu nedenle sözel kısımları kısa ve net şekilde tutarak mesaj verilmeli ve uygulamaya hemen geçilmelidir.

SINIRLARINIZ SERT Mİ YUMUŞAK MI?

Bence annelerin sınırları genel olarak yumuşak, babaların ise sert. Hatta baba sertleştikçe, anne yumuşuyor. Kitabın önemli kısımlarından birisi burası. Benim kendimi bulduğum yer. Hiçbir çocukla artık pazarlık yapmıyorum.

Ki çocuklar pazarlık konusunda gerçekten iyiler, örneğin;
– hadi yemeğini ye artık
– bir pilav bir çorba
-hayır önce çorba bitecek
– bir pilav, bir yoğurt, bir çorba
– peki öyle olsun
-yemekten sonra tatlı
-önce bir bitir bakalım
-tatlı! tatlı! tatlı!
-….
Bu diyalog bitmez:)

Neyse kitaba dönelim. Kitap bu bölümde de diğer bölümlerde olduğu gibi örnekler veriyor.  Sınırlar yumuşak ise, karmaşık mesajlar iletiliyor,sert ise çocuk yanlış yönlendirilmiş oluyor. Tekrarlama, hatırlatma, konuşma, nasihat, nutuk, yanlış davranışı görmezden gelme, net olmayan mesajlar, etkisiz örnek oluşturma, pazarlık, tartışma ve çekişme, rüşvet ve ödüllere, ebeveynler arasındaki tutarsızlığa, etkisiz takibe HAYIR.

Etkisiz takibi biraz örneklerle açmalı:
-kendine gelsen iyi olur!
ne demek yani, ne istiyorlar benden?

-telefondayım, görmüyor musun?
Tamam görüyorum da ne yapmamı istiyorsun?

-Bir adım da sen atsan, çok şey mi istiyorum.
Çocuk öne doğru yürüyerek bir adım atar:)

gibi….

Peki sınırlar nasıl olmalı? Bu kısım da çok önemli. Hayır demek, hayırdır.
Mesaj şu özellikleri taşımalıdır:
1. Davranış üzerine odaklanmalıdır. Sen kötüsün değil de, davranışın yanlış, o davranışı yapma şeklinde ifade edilmelidir.
2.Açık, anlaşılır ve kesin olmalı.
3.Normal ve kararlı ses tonu ile konuşulmalı.
4.Gerekli durumlarda sonuçları belirleyin.
5. Sözlerinizi davranışlarınızla destekleyin.

DANS PİSTİNDEN İNMEK

Çocuk uyarıya rağmen, davranışında ısrar ediyorsa, önce duyup duymadığından emin olmak gerekir: ne dediğimi anladın mı? ben ne dedim? gibi. Bu kontrol tekniğidir. Buna rağmen davranış devam ediyorsa, son verme tekniği uygulanabilir.Tartışma bitti, devam edecek olursan…. katlanacağı sonuç söylenmelidir. Olay anında herkes sinirliyse önce sakinleşilmelidir. Siz sakinleşseniz bile, çocuğunuz sakinleşmemiş olabilir, her iki taraf sakinleştikten sonra iletişime geçilmelidir.

TEŞVİK ETME

Cesaret kırıcı, sen beceriksizsin, sen yapamazsın, hadi bir dene bakalım gibi mesajlar genellikle istenilen etkinin tersine yol açmaktadır. Çocuğunuzun sizin karşınızda bir arkadaş, bir ast değil, sizin yavrunuz olduğunu düşünmelisiniz. Yavrunuza nasıl kırıcı sözler söyleyebilirsiniz ki? Cesaret kırıcı sözler söylenmemeli ama aynı zamanda cesaret kırıcı davranışlarda da bulunulmamalıdır. Çocuğun kendisinin birşeyleri başarmasına izin verilmelidir, sen yapamazsın ben yapayım denmemeli, çocuğa yapabileceği konusunda destek olunmalı, sorunlarını kendi kendilerine çözmeleri için doğru sorular sorulmalı, iyi seçimler yapmaları teşvik edilmeli, onaylanabilir davranışlar cesaretlendirilmeli,  ebeveynler sabırlı olmalıdır. Kitabın bu bölümü aslında genel prensipleri içermektedir denilebilir. Bu bölüm iyi ki yazılmış.

SORUN ÇÖZME BECERİLERİNİ ÖĞRETME

Bazen sadece çocuğa bilgi vermek yetmeyebilir, nasıl yapılabileceği örnek olay şeklinde gösterilebilir. Yeniden dene sihirli cümle olabilir. Birşeyi yapamayan çocuğunuza yeniden dene diye teşvik etmeyi denediniz mi? Çocuklarınıza seçenekleri keşfetmeleri için yardımcı oldunuz mu?

KURALLARINIZI SONUÇLARLA DESTEKLEME

Sonuçları etkili kılan belli bazı unsurlar vardır: anında tepki verme, tutarlılık, karar ile sonucun bağlantılı olması, onaylanan davranışlara örnek oluşturma- örneğin düzgün nasıl yapılır gösterme-zaman sınırlamaları, yeni bir başlangıç- çocuğa devamlı düzeltmiş olduğu hatasını hatırlatıp durmayın- doğal sonuçlara izin verin, ben demiştim demeyin, mantıksal sonuçları da kullanın. Son çare olarak fiziksel kontrol kullanılmalıdır. Bu yöntemlerle ilgili nerede kullanılacağı, nasıl yapılacağı kitapta ayrıntılı anlatılıyor.

ERGENLERE SINIR KOYMA

Ergenlere konulan sınırlardaki fark, ergenlerin zihinsel gelişim ve bireyselleşme, kendilerini keşfetmelerini engellemeyecek esneklikte sınırlar konması ve daha uzun süreli sonuçlar kullanılmasıdır. Ergenler eğer sahip olduğu özgürlüğün sorumluluğunu taşıyorsa, daha fazla sorumluluk verilebilir. Ergenlerle ilgili genel prensipler şöyledir: karar vermede söz sahibi olma, seçeneklerin keşfedilmesine yardım etme, gerektiği zamanlarda kuralları gene belirleme gibi.

HİPERAKTİVİTE VE DİKKAT EKSİKLİĞİ OLAN ÇOCUKLARA YARDIMCI OLMA

Bu da ayrıntılı bir bölüm. Burada çocuğun çevresindeki insanların işbirliği içinde, çocuğa özel bazı uygulamalar yapmaları gerekiyor.

EV İŞLERİ

Bu bölümün de çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Çocuklara sorumluluk duygusu kazandıracak ve ailenin bir parçası olduğunu vurgulamaya yarayacak ev işlerini yapma alışkanlığı nasıl kazandırılır? Yaşına uygun davranışlarla başlayarak ve kesin sınırlarla.

EV ÖDEVİ DANSI

Gene çok faydalı bir bölüm. Burada da öğretmen, çocuk ve veli kendi sınırını aşmamalıdır, herkesin ne yapacağı, ne zaman yapacağı, nasıl yapacağı belli olmalıdır.Ödevin amacı her ne kadar becerileri geliştirmekse de, aslında sorumluluk, disiplin, bağımsızlık, azim ve zaman yönetimini öğrettiğinden, veliler çocuklarına yardım ederken iki kez düşünmelidir. Ödev yapma zamanı hep aynı saat olmalıdır.Sakin bir yerde yapılmalıdır. Aslında bu kısım yapması gereken bir ödevi olan- örneğin doktora tezi:)- herkes için uygulanabilir.

DEĞİŞİME HAZIRLANMAK

Bu kitaptaki yöntemler kararlı bir şekilde uygulanırsa, ilk sekiz haftada sonuç alınabilir. Üç-yedi yaş arası daha çabuk değişim gösterirmiş.

Evet umarım bu özet size faydalı olmuştur, ama bu kitabı üzerinde düşünerek okumanızı tavsiye ederim. Umarım yavrularınızla daha güzel günler sizleri bekliyordur.

 Geri